Hugh Grant’in “Ucube Şov” Evresi: Eski Rollerden Radikal Ayrılış
Bir dönem Hugh Grant denildiğinde, hemen akla Richard Curtis imzalı romantik komediler gelirdi. İngiliz sinemasının sempatik yüzü olarak tanınan Grant, romantik komedilerdeki sarsak ama çekici adam rollerinin vazgeçilmez isimlerinden biriydi. Öyle ki, onu izleyen seyirciler Grant’in, hafifçe utangaç bir şekilde “erm” ve “aah” gibi duraksamalarla konuştuğu, saçları biraz dağınık, gömlekleri ütüsüz ama kalbi her daim sıcak bir karakter olarak hatırlar. Four Weddings and a Funeral ve Notting Hill gibi filmlerle pekişen bu imaj, uzun süre onunla özdeşleşmişti. Ancak artık bu dönem kapanmış gibi görünüyor. Hugh Grant, romantik komedi geçmişini geride bırakırken kariyerinde bambaşka bir yön çiziyor.
Yeni Bir Hugh Grant: “Ucube Şov Dönemi”
64 yaşındaki aktör, son yıllarda kendisini mizahi bir dille “ucube şov dönemi” olarak tanımladığı bir evrede buldu. Yıllarca aynı tarz rollerle anılan Grant, şimdi cesur bir değişiklik yaparak çarpık, tuhaf ve sıradışı karakterlere yöneldi. Bu yeni dönem, ona kariyerinde en iyi eleştirileri getirirken, bir yandan da onu başka bir kalıba sokma riskini beraberinde getiriyor. Yani, romantik komedi tiplemesinden kaçarken, “dengesiz adam” olarak bir başka stereotipe hapsolma ihtimali doğuyor.
“Heretic”: Korkunun Yavaş Adımları
Grant’in bu yeni döneminin en dikkat çeken örneklerinden biri, A24‘ün yapımcılığını üstlendiği ve rahatsız edici bir tempoyla ilerleyen korku filmi Heretic. Grant, bu filmde gözlüklü ve hırka giyen Bay Reed karakterini canlandırıyor. İki Mormon misyonerin kapısını çaldığı Bay Reed, onlarla hoş bir sohbete girişirken, sorularını gittikçe teolojik bir sorgulamaya dönüştürüyor. Bu gizemli sohbet, yaban mersinli turta kokusuyla başlasa da, kısa sürede karanlık bir atmosfere bürünüyor. Empire dergisi, Grant’in performansını “gerçekten ürpertici” olarak değerlendirirken, The Telegraph ona “rahatsız edici bir tat” tanımlaması yaptı.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR - Hugh Grant’in Yeni Filmi Sapkın, Son Yılların En İyi Korku Filmi Olarak Anılıyor
Hughnaissance: Hugh Grant’in Yeniden Doğuşu
Grant’in kariyerindeki bu yeni dönem, basında “Hughnaissance” (Hugh Grant’in yeniden doğuşu) olarak anılmaya başlandı. Her şey 2017’de Paddington 2 filminde, narsist ve tükenmiş bir aktör olan Phoenix Buchanan karakteriyle başladı. Bu rol, Grant’in komediyle karışık farklı bir türde ne kadar başarılı olabileceğini gösterdi. A Very English Scandal dizisinde itibarsız Liberal milletvekili Jeremy Thorpe olarak sinsi bir tehdidi canlandırdı ve ardından The Undoing dizisinde Nicole Kidman’ın sıradışı kocası olarak karşımıza çıktı. Bu rollerle Grant, kendisini sinema dünyasında yeniden konumlandırdı. Bir dönem romantik komedilerin sıcak yüzü olarak tanınan aktör, şimdi garip ve karanlık karakterlerin başrolü oldu. Son dönemde ise Dungeons & Dragons filminde karikatürize bir kötü adam olarak sahne alırken, Wonka filminde ise huysuz ve dans eden turuncu bir Oompa Loompa olarak yer aldı.
Karanlık Taraf: Hugh Grant’in DNA’sında Gizli Bir Yön
Grant’in oyunculuk DNA’sında, her zaman karanlık bir tarafın olduğu söylenebilir. Onu Bridget Jones serisinde iğrenç Daniel Cleaver veya About a Boy’da sığ bir karakter olarak izlediğimizde bile bu yön kendini gösteriyordu. Geçmişindeki bu karakterlere baktığımızda, Grant’in o dönemki performanslarının bile aslında karanlık bir hava içerdiğini fark etmek mümkün. Eski rollerindeki tikleri ve mimikleri bugün karanlık ve rahatsız edici bir forma büründü.
Risk: Farklı Olmaya Çalışırken Yeni Bir Kalıba Hapsolmak
Ancak burada ince bir çizgi var. Bir aktör, zamanla yerleşmiş karakter tiplemelerine ters düşerek kariyerine yeni bir yön verebilir; fakat bu değişim bir noktada sınırlı kalabilir. Grant, farklı karakterlere bürünerek kendini bu yeni çağın “garip” yüzü yaparken, bu kendine has rol çeşitliliği zamanla bir başka kalıba dönüşebilir. Bu hızla devam ederse, yeni bir “Hugh Grant filmi” tanımı oluşacak ve yeniden bir stereotipin içine sıkışma riski doğacaktır. Eğer kariyerinde kalıcı bir dönüşüm hedefliyorsa, tuhaf karakterlerin dozunu azaltıp, daha geniş bir oyunculuk yelpazesine yönelmesi gerekecek.
Bridget Jones’a Dönüş: Eski Rol ile Barışma
Önümüzdeki dönemde, Grant için bir dönüm noktası daha var. Mad About the Boy adlı dördüncü Bridget Jonesfilminde, ölen karakter Daniel Cleaver rolüne geri dönecek. Filmin senaristleri onu üçüncü filmde öldürmüş olsalar da, cesur bir karar alarak bu karakteri yeniden canlandırmaya karar verdiler. Bu dönüş, onun romantik komedi geçmişiyle barışmasına ve belki de bu geri dönüşle yeni bir kariyer evresine adım atmasına vesile olabilir. Dönem filmleri, politik gerilimler, hatta polisiye yapımlar gibi çok sayıda seçenek Grant için keşfedilmeyi bekliyor. Sinema dünyasında her zaman sektörün sınırlarını aşan bir oyuncu olarak tanınan Grant, tuhaf döneminin tadını çıkarsa da, yeniden tek bir kalıba hapsolması büyük bir kayıp olacaktır.
DAHA FAZLA KÜLTÜ & SANAT İÇİN TIKLAYIN.