Günay Karacaoğlu’ndan Ozan Güven’e Destek: Sosyal Medya Tepkilerle Çalkalandı
Eski sevgilisi Deniz Bulutsuz’a şiddet uyguladığı gerekçesiyle yargılanan ve 2 yıl 3 ay hapis cezası alan Ozan Güven, son günlerde yeniden gündeme geldi. Özellikle kadınların sosyal medyada taciz ve şiddet ifşaları sürerken, Güven’in çeşitli projelerde iş bulması kamuoyunda sert eleştirilerin hedefi oldu. Sanat dünyasında sorumluluk tartışmalarının büyüdüğü bir dönemde, ünlü oyuncu Günay Karacaoğlu’nun yaptığı açıklama dikkatleri yeniden bu davaya çevirdi.
Günay Karacaoğlu’nun Dikkat Çeken Açıklaması
Sanat camiasının deneyimli isimlerinden Günay Karacaoğlu, 35 yıllık dostluklarına atıfta bulunarak Ozan Güven’e destek çıktı. Açıklamasında, “Ben Günay Karacaoğlu. Kadınım. Ozan’la 35 yıldır yan yanayız, kimi zaman sahnelerde kimi zaman sofralarda, şimdi de yanındayım” ifadelerini kullandı.
Ancak bu sözler, beklenildiği gibi geniş bir destek değil, aksine sosyal medyada ciddi bir tepkiyle karşılandı. Kullanıcıların büyük bir kısmı, Karacaoğlu’nun açıklamasını şiddeti normalleştiren bir tavır olarak değerlendirdi. Tepkiler arasında, “Dayak yiyen kızın olsa ne derdin?”, “Şiddet faili sevici bir kadın” ve “Size yetmesi için illa kızınızın başına gelmesi mi gerekiyor?” gibi ağır yorumlar öne çıktı.
Sosyal Medyada Büyüyen Tepki Dalgası
Sosyal medyada açılan tartışma kısa sürede gündemin en çok konuşulan konularından biri haline geldi. Özellikle kadın hakları savunucuları, şiddet failine destek veren söylemlerin toplumsal duyarlılığı zedelediğini vurguladı. Pek çok kullanıcı, sanatçıların kamuoyunu etkileyen figürler olduklarını hatırlatarak, bu tür açıklamaların genç nesil üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceğini dile getirdi.
“Yedi Kocalı Hürmüz” ve Ozan Güven Tartışması
Ozan Güven’in başrolünde yer aldığı “Yedi Kocalı Hürmüz” müzikali de tartışmaların merkezine oturdu. Şiddet geçmişi nedeniyle projeden ayrılma kararı alan Güven’in, buna rağmen sektörde iş bulabilmesi, kamuoyunda “sanat dünyasında şiddet faillerine karşı yeterince tavır alınmıyor” yorumlarına neden oldu.
Günay Karacaoğlu’nun desteği, bu tartışmaları yeniden alevlendirdi ve kültür-sanat gündeminin zirvesine taşıdı. Özellikle kadınların maruz kaldığı şiddet konusunun hâlâ çözülememiş büyük bir toplumsal yara olduğunu düşünenler, Karacaoğlu’nun açıklamasını “hassasiyetleri görmezden gelmek” olarak değerlendirdi.
Kadın Hakları ve Toplumsal Hassasiyet
Kadın hakları savunucuları, sanatçıların toplumdaki sorumluluklarını hatırlatarak, “sanatın şiddeti meşrulaştıran değil, karşısında duran bir alan olması gerektiğini” vurguladı. Karacaoğlu’nun açıklaması, kimi çevrelerce sadakate dayalı bir dostluk örneği olarak görülse de, büyük çoğunluk tarafından etik dışı ve duyarsız bir tavır şeklinde yorumlandı.
Bu noktada, sanatçıların sadece sahnede değil, toplumsal meselelerde de sorumluluk taşıdıkları fikri öne çıkıyor. Tepkiler sadece sosyal medya paylaşımlarında kalmadı; köşe yazarları, akademisyenler ve kadın örgütleri de konuyu gündeme taşıdı.
Tartışmanın Geleceği
Yaşanan gelişmeler, önümüzdeki günlerde de tartışmaların devam edeceğini gösteriyor. Bazı kesimler Günay Karacaoğlu’nun açıklamasını dostluğun bir yansıması olarak görürken, çoğunluk bunu “şiddeti destekleyen” bir tavır olarak değerlendiriyor. Toplumun farklı kesimlerinden gelen bu zıt tepkiler, sanat dünyasında etik ve sorumluluk üzerine süregelen tartışmaları daha da derinleştirecek gibi görünüyor.
