Engin Polat’tan Çarpıcı İtiraf: “Dolarlı Buklelerden Rahatsız Oldum”

Türkiye’nin gündeminden düşmeyen isimler arasında yer alan Dilan ve Engin Polat çifti, yaşadıkları zor dönemlerin ardından verdikleri röportajla dikkat çekti. Cezaevinde geçen 10 aylık süreç sonrasında tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edilen çift, hem yaşadıkları zorlukları hem de aldıkları dersleri kamuoyuyla paylaştı. Özellikle Engin Polat’ın, eşi Dilan Polat’ın geçmişteki sosyal medya paylaşımlarına yönelik yaptığı açıklamalar gündeme damga vurdu.

Cezaevinde Geçen Zor Günler

Dilan Polat, röportaj sırasında cezaevinde geçirdiği günlerin kendisi için ne kadar zorlu geçtiğini dile getirdi. Sözlerine, “Engin bana göre daha güçlüydü. Benim için çok zor geçti. Üzerimize atılan suçları işlemediğimiz halde ailemizden ayrı kalmak tarifsiz bir acıydı. Bir dönem ağır psikolojik travmalar yaşadım. Bakırköy’de yattım ve her gün çocuklarımı düşündüm,” ifadeleriyle başlayan Polat, özgürlüklerine kavuşmanın önemini vurguladı.

Polat, cezaevinde yaşadığı tecrübelerin hayatına olan bakışını değiştirdiğini belirtti:
“Cezaevi çaresizliğin tanımıydı. Orada geçirdiğim her gün, hayatımdaki en küçük şeylerin bile ne kadar kıymetli olduğunu anlamamı sağladı. Eskiden kafama taktığım birçok şeyi artık umursamıyorum. Hayat, kesinlikle eski gibi değil.”

Engin Polat: “Dolar Buklelerinden Rahatsız Oldum”

Röportajın en dikkat çekici kısmı, Engin Polat’ın, eşinin geçmişteki sosyal medya paylaşımlarıyla ilgili yaptığı itiraftı. Dilan Polat’ın “dolarlı bukle” pozlarıyla ilgili soruya Engin Polat şu yanıtı verdi:
“Biraz kantarın topuzu kaçmış olabilir. Özellikle dolarlı bukleler, beni en çok rahatsız eden içeriklerdi. Keşke olmasaydı.”

Bu açıklama, çiftin sosyal medya paylaşımlarında geçmişte yapılan aşırılıklar konusunda farkındalık geliştirdiğini gösterdi. Dilan Polat ise bu konuda yaptığı açıklamada, bu tür içeriklerin uluslararası sosyal medya trendlerinden esinlenilerek hazırlandığını ancak Türkiye şartlarına uygun olmadığını ifade etti:
“O paylaşımlar tamamen içerik üretimi içindi. Yurt dışında bu tür içerikler yaygındı ve çok tıklanıyordu. Ancak bizim ülkemizde bu tür aşırılıklar yanlış anlaşılabiliyor. Şimdi geriye baktığımda, bunların biraz abartılı olduğunu kabul ediyorum.”

Hayata Devam ve Psikolojik Destek

Tahliye sonrasında hayata adapte olmaya çalıştığını belirten Dilan Polat, psikolojik destek aldığını söyledi:
“Psikolojik destek almak, bana kendimi toparlamak için çok yardımcı oluyor. İlk çıktığım günlerde çok daha kötüydüm, ama şimdi her şeyin daha iyiye gittiğine inanıyorum. Profesyonel yardım almak, insanların çekinmeden başvurması gereken bir şey.”

Engin Polat ise psikolojik destek almayı tercih etmediğini belirterek, zamanın kendi yaralarını iyileştirdiğini ifade etti:
“Ben destek almıyorum. Zaman benim için en iyi ilaç. Yaşadıklarımızın ağırlığını taşımak kolay değil ama her geçen gün daha iyi oluyorum.”

Sosyal Medyada Eleştiriler ve Tepkiler

Röportaj sırasında sosyal medyada sık sık eleştirilen paylaşımlara da değinildi. Dilan Polat, artık daha dikkatli paylaşımlar yaptığını vurguladı:
“Cezaevine girmeden önce yaptığım birçok paylaşım, gereksiz bir şov olarak algılandı. O dönemde maddi durumumuzun izin verdiği için bu tür içerikler üretmiştik, ancak şimdi böyle bir şeye ne gerek var ne de imkan. Şu anda ürettiğim içeriklere çok daha dikkat ediyorum. Sonuçta sosyal medyada bir fenomenim ve bu platformu doğru şekilde kullanmak istiyorum.”

Lüks marka kıyafet paylaşımlarıyla ilgili eleştirilere de yanıt veren Polat, cezaevine girmeden önce alınan kıyafetlerin hâlâ gündemde olmasının doğru olmadığını söyledi:
“Cezaevine girmeden önce bu kıyafetleri almıştım. Sonrasında hiçbir lüks marka mağazasına adım atmadım. İnsanlar bizi izlemeye devam ediyor, ama artık bu tür şeyler önceliğimiz değil.”

Toplumdan Gelen Tepkiler

Sokakta karşılaştıkları tepkilere de değinen çift, genelde olumlu geri dönüşler aldıklarını ifade etti. Dilan Polat, insanlar tarafından sevgiyle karşılandıklarını ve sosyal medyada yazılan eleştirilerle sokaktaki tepkilerin tamamen farklı olduğunu söyledi:
“Sosyal medyada yazılan birçok yorumun aksine, sokakta insanlar sevgiyle yaklaşıyor. Gerçek hayatta daha farklı bir ortam var.”

Engin Polat ise aynı konuda şunları ekledi:
“Dışarıda olumsuz bir tepkiyle karşılaşmadık. Hatta insanların sevgi seliyle karşılaşıyoruz. Bazı şeyler sosyal medyada çok büyütülüyor, ama gerçekte öyle değil.”

“Hiçbir Şey Eskisi Gibi Değil”

Röportaj boyunca, çiftin yaşadıkları sürecin hayatlarında ne denli derin bir iz bıraktığı net bir şekilde görüldü. Dilan Polat, eşine daha çok kenetlendiklerini ve yaşanan tüm zorluklara rağmen aile olarak ayakta kalmayı başardıklarını söyledi:
“Cezaevinde birbirimizi göremedik ama bu süreç bizi birbirimize daha da bağladı. Şimdi çocuklarımızla birlikte mutlu bir hayat sürmeye çalışıyoruz.”

Engin Polat ise boşanma dedikoduları hakkında gelen soruya esprili bir şekilde yaklaşarak, bu tür iddiaları artık ciddiye almadıklarını ifade etti.