Country Müziğinin Yükselişi ve Politik Bağlantıları
Amerika’da sağa kayışın artması, birçok kişi için şaşırtıcı bir gelişme gibi görünse de aslında bunun işaretleri uzun zamandır belirgindi. Bu eğilimin en dikkat çekici yansımalarından biri, country müziğinin yeniden canlanması oldu. Country müziğinin tekrar popülerlik kazanması, kültürel atmosferdeki değişimlere ışık tutuyor ve aynı zamanda siyasetle kültür arasındaki karmaşık ilişkiye dikkat çekiyor.
Lana Del Rey ve Country Müziğine Dönüşün Habercisi
Yılın başlarında düzenlenen Billboard ve NMPA Şarkı Yazarı Ödülleri’nde, alternatif pop sanatçısı Lana Del Rey, müzik endüstrisindeki değişimleri vurgulayan çarpıcı bir gözlemde bulundu. Ödül töreninde yaptığı konuşmada Del Rey, müzik sektörünün hızla country müziğine yöneldiğini ifade etti:
“Müzik sektörü country’ye doğru gidiyor. Biz country’ye doğru gidiyoruz. Bu bir gerçek.”
Sanatçının Jack Antonoff ile birlikte Güney Amerika’nın müzikal köklerini keşfe çıktığı bu süreç, Eylül ayında yayımlanması planlanan ve country müziğine adım attığı ilk büyük çalışması olan “Lasso” albümünde somutlaştı. Henüz yayınlanmamış olsa da bu albüm, Del Rey’in bu alandaki öngörüsünün haklılığını kanıtlayan bir dönüm noktası olacak gibi görünüyor.
Country Müziğinde Yükseliş: Sayılarla Kanıtlanmış Bir Gerçek
Country müziği, özellikle son yıllarda ciddi bir popülerlik artışı yaşadı. Luminate tarafından sağlanan verilere göre, 2023 yılında bu tür, akış platformlarında %23,8’lik bir büyüme göstererek en hızlı büyüyen müzik türü oldu. Morgan Wallen, Luke Combs ve Zach Bryan gibi isimler, yalnızca country müziğin değil, aynı zamanda farklı kitlelere hitap eden geniş bir dinleyici kitlesinin de bu türe yönelmesine öncülük etti.
Bu yükselişte, streaming hizmetlerinin etkisi büyük oldu. Geçmişte daha çok radyo, fiziksel albümler ve canlı performanslar aracılığıyla tüketilen country müziği, pandemi sonrası dijitalleşmeye hızla adapte oldu. Bu adaptasyon, özellikle Z kuşağı ve milenyum kuşağı arasında türün yeniden popüler hale gelmesini sağladı.
Country Müziğinin Kültürel ve Politik Dönüşümü
Country müziği, tarihsel olarak kırsal kesimde yaşayan işçi sınıfının duygularını, mücadelelerini ve hayal kırıklıklarını ifade eden bir tür olarak öne çıktı. Ancak, 11 Eylül 2001 saldırılarının ardından bu tür, milliyetçi bir yönelim kazandı ve muhafazakâr siyasetle daha sıkı bir bağ kurmaya başladı. Northeastern Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma, country müziğinin bu dönemde geleneksel mesajlarını terk ederek “bira içen, traktör süren, tamamen Amerikalı” temalara odaklandığını ortaya koydu.
Bununla birlikte, günümüz country müziği bu aşırı Amerikan temalardan bir miktar uzaklaşmış durumda. Modern sanatçılar, aşk, kalp kırıklığı, kayıp gibi evrensel temaları işleyerek dinleyicilere daha geniş bir duygusal bağ kurma imkânı sunuyor.
Politik Muhafazakârlığın Country Müziğindeki Yeri
Ancak, country müziği muhafazakâr siyasetle olan ilişkisini tamamen koparmış değil. Örneğin, 2023’te Jason Aldean, küçük kasaba hayatını yücelten ancak aynı zamanda ırksal adalet savunucularına yönelik bir tehdit olarak algılanan “Try That in a Small Town” şarkısıyla tartışmalara yol açtı. Şarkı, eleştirilere rağmen Billboard Hot 100 listesinde bir numaraya yükseldi ve uzun süre unutulmayacak bir ticari başarıya imza attı.
Benzer şekilde, Oliver Anthony, “Rich Men North of Richmond” şarkısıyla muhafazakâr kitlelerin dikkatini çekti. Sosyal yardım alanları eleştirdiği ve QAnon referansları içerdiği düşünülen bu şarkı, bir numaralı çıkışıyla rekor kırdı ve hatta GOP başkanlık ön seçim tartışmalarında dahi çalındı.
Country Müziğin İdealize Edilmiş Nostalji ile Bağı
Country müziğinin yeniden doğuşu, yalnızca müzikte değil, aynı zamanda Amerikan toplumunun geniş bir kesiminde gözlemlenen nostaljik eğilimlerle de örtüşüyor. İnsanlar, belirsizliklerle dolu bir geleceğe duydukları güvensizlik nedeniyle geçmişe dönük bir özlemle hareket ediyor. Bu durum, country müziğinin geleneklere olan bağlılığını bir tür teselli haline getiriyor.
Türdeki Engeller ve İlerleme Yavaşlığı
Ne var ki, country müziği içindeki değişim, halen sınırlı bir hızla gerçekleşiyor. LGBTQ+ ve POC (Renkli İnsanlar)sanatçılarının yükselişine rağmen, bu türdeki muhafazakâr temeller hala güçlü. Country müziği, geçmişte George W. Bush’a karşı konuşan The Chicks’i kara listeye alarak, türün siyasi statükosunu tehdit edenlere karşı ne kadar sert olabileceğini göstermişti.
Benzer şekilde, ırkçı tepkilere maruz kalan Beyoncé’nin 2016’daki Country Müzik Ödülleri performansı, türdeki ilerleme eksikliğine dikkat çekti. Bu yıl da Shaboozey gibi rekor kıran sanatçılar, müzik endüstrisindeki başarılarına rağmen hak ettikleri tanınırlığı elde edemedi.
Geçmişe Özlem mi, İlerleme mi?
Amerika’nın nostalji siyaseti ve country müziğinin yeniden popülerleşmesi, yalnızca geçmişe duyulan bir özlemin değil, aynı zamanda bugünün zorluklarından kaçış arayışının da bir yansımasıdır. Country müziği, bir yandan geçmişe bağlılık sunarken, diğer yandan modern bir hikâye anlatıcılığı geleneğiyle güncel kalmayı başarıyor. Ancak, bu türün ilerici bir yola girmesi ve kapsayıcı bir vizyon sunması için daha fazla zamana ihtiyaç duyulduğu açık.
